Yeryüzünde bağcılığın tarihçesi M.Ö. 5000 yılına kadar dayanır. Asmanın anavatanı Anadolu ve Kafkasya’yı içine alan ve Küçük Asya olarak adlandırılan bölgedir. Asma, diğer meyvelerle kıyaslandığında en fazla çeşide sahip olan türlerden biridir. Dünya çapında toplam bağ alanları 7 milyon hektar ve üzüm üretimi ise 69 milyon ton civarındadır.

Tekirdağ Bağcılık Araştırma İstasyonu Müdürlüğü tarafından 1965 yılında başlanan “Türkiye Asma Genetik Kaynaklarının Belirlenmesi, Tanımlanması ve Muhafazası Üzerinde Araştırmalar” isimli proje ile uzun süren çalışmalar sonucunda “MİLLİ KOLLEKSİYON BAĞI kurulmuştur. Türkiye’nin tamamı taranarak yaklaşık 1.250 üzüm çeşidi koruma altına alınmıştır. Ayrıca bu çalışma sonrasında Tekirdağ Bağcılık Araştırma İstasyonu Müdürlüğü tarafından 2011 yılında 900 çeşit/tip bilgilerini içeren “Türkiye Asma Genetik Kaynakları” kataloğu basılmış ve Bakanlığımız tüm birimlerine, üniversitelere ve ilgili kurum ve kuruluşlara dağıtımı yapılmıştır.

ASMANIN İSTEKLERİ

Ekoloji, asmanın büyüme ve gelişmesi, dolayısıyla üzümün sofralık, kurutmalık veya şaraplık-şıralık değeri üzerinde birinci derecede belirleyici etkiye sahiptir. Asmanın istekleri, iklim ve toprak olmak üzere iki ana grup halinde incelemektedir.

  1. İklim istekleri
  2. Toprak istekleri

ASMANIN İKLİM İSTEKLERİ

Asmanın gelişimi iklim faktörlerinden sıcaklık, yağış, dolu, rüzgar ve güneşlenmeyle doğrudan ilgilidir. Asmalarda çiçek taslaklarının oluşumu bir yıl önceden meydana gelir. Bu oluşum sıcaklık ile yakından ilgilidir. Düşük sıcaklıklar göz verimliliğini azaltır. Ayrıca tane tutumu iklim faktörleriyle doğrudan ilgilidir. Çiçeklenme dönemindeki soğuk ve bulutlu havalar, kuvvetli rüzgarlar ve bu dönemde su stresi yaratacak düzeydeki kurak ve sıcak havalar tane tutumunu azaltır. Tomurcukların gölgede kalması aynı şekilde göz verimliliğini düşürür. Benzer olarak gölgede kalan tanelerin antosiyanin içeriği azalır ve tanelerin renklenmesi olumsuz etkilenir.

Asmalar gelişmeleri için yağışsız, uzun ve sıcak bir yaz mevsimi ister. Özellikle soğuk yörelerde, sıcak geçen yaz aylarında tanelerdeki şeker birikimi artar. Aynı yörelerde güney yamaçlardaki bağlara güneş ışınlarının daha dik gelmesi nedeniyle yaprak daha iyi ısınır ve tanelerde şekere birikimi daha iyi olur. Kurutmalık üzümlerde kurutma döneminde yağış istenmez.

Sıcaklık

Bağcılık için en önemli iklim faktörüdür.

Elverişli sıcaklıklar: Herhangi bir ekoloji de ekonomik anlamda bağcılık yapılabilmesi için,

Yıllık Ortalama Sıcaklık 9C

En Sıcak Ay Ortalaması 18C

En Soğuk Ay Ortalaması 0C

Yaz Ayları Ortalaması 20C

Gelişme Dönemi Ortalaması 13C

Yıllık Ortalama Sıcaklık: 11-16C

Etkisi toprak ve hava sıcaklıkları şeklinde irdelenebilir.

Toprak sıcaklığı

Kök bölgesindeki uygun sıcaklıklar, kök gelişimini teşvik eder, asmanın sürgün gelişimini hızlandırır ve meyve tutumunu artırır. Kumlu topraklar killi topraklara nazaran daha çabuk ısınır ve soğurlar. Kumlu topraklarda kök gelişimi daha fazladır.

Hava sıcaklığı

Asmalar üzerindeki etkileri esas alındığında yüksek, optimum ve düşük sıcaklıklardan bahsedilir.

Optimum sıcaklıklar: Asmaların en iyi geliştiği 25-30°C arasındaki sıcaklık dereceleridir. Elverişsiz sıcaklıklar: Asmanın büyüme ve gelişmesini sürdürebildiği sıcaklık değerinin (10-35oC) altındaki düşük sıcaklıklar ve üzerindeki yüksek sıcaklıklaradır.

Yüksek sıcaklıklar: Hava sıcaklıkları yazın 35-40°C veya daha üzerinde ise doğrudan güneş gören salkımlarda güneş yanıklıklar meydana gelir. Tanelerin güneşe bakan yüzlerinde buruşmalar başlar ve daha sonra rengi kahverengi ve siyaha döner. Hatta tüm taneler buruşup ölebilir. Çeşitlerin güneş yanıklıklarına karşı dayanımı farklıdır.

Etkili sıcaklık toplamı

Asmalar üzümlerini olgunlaştırabilmeleri için belirli bir sıcaklık toplamına ihtiyaç duyarlar. Asma tomurcukları günlük ortalama sıcaklıklar 10°C olunca uyanmaya başlarlar. Bu sıcaklık derecesine eşik sıcaklık denir. Sıcaklık toplamının hesaplanmasında İ0°C üzerindeki sıcaklık değerleri esas alınır ve derece. gün olarak ifade edilir.